DTP, Avrupa Adalet Divanı'nın PKK kararından memnun

Avrupa Adalet Divanı'nın, PKK'nın AB'nin terör örgütleri listesinden çıkarılması yönündeki talebi kabul etmesi, DTP kanadında olumlu karşılandı.

TBMM'de konuyla ilgili açıklamalarda bulunan DTP Grup Başkanvekili Demirtaş, bu konuda Türkiye'den sert tepkiler verileceğini tahmin ettiğini ifade etti.

Türkiye'nin nerede yanlış yaptığını tartışması gerektiğini belirten Demirtaş, PKK'nın terör örgütü olup olmadığı sorunu asli bir tartışma konusu olmadan önce Kürt sorununun temel sorun olduğunun kabul edilmesi ve PKK'nın bu sorunun bir parçası olarak ele alınması gerektiğini savundu.

Demirtaş, bu gelişmenin iyi değerlendirilmesi halinde Türkiye'nin Kürt sorununu kendi içinde çözme fırsatı yakalayacağını kaydetti.

Basın mensuplarının sorularını da cevaplayan Demirtaş, "Bu karardan Kürt sorununun sahibi PKK'dır mesajı verildiği anlamı çıkartılabilir mi?" sorusu üzerine PKK'nın bir sorun değil sonuç olduğundan hareket edilmesi halinde çözümün daha kolay olacağına inandıklarını bildirdi.

Demirtaş, kararın 11 Eylül'den sonra dünyada oluşturulan terör örgütleri listelerinin şaibeli olduğunu gösterdiğini ileri sürdü. DTP olarak ortaya koydukları taleplerin, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının çıkarına olduğunu kaydeden Demirtaş, 72 milyonun yararına olmayan hiçbir projenin DTP'nin projesi olmadığını söyledi.

Demirtaş, "Bizim için önemli olan Kürt sorununun kendi ülkemizde, kendi Meclisimizde çözülmesidir" dedi.

Kararın AK Parti hakkındaki kapatma davası ile aynı döneme rastlamasına ilişkin soru üzerine Demirtaş, uluslararası ilişkilerde tesadüflere inanmamak gerektiğini söyledi.

Bütün uluslar arası kararların belirli dengeleri etkileyeceği hesaba katılarak alındığını vurgulayan Demirtaş, bu karardan AK Parti'nin çıkartması gereken sonucun AB'den, reformlardan uzaklaşmak değil demokratikleşmeye hız verip konuyu kendi içinde tartışarak daha güçlü bir Türkiye portresiyle uluslararası alana çıkmak olması gerektiğini dile getirdi.

"Terörle mücadelede 3 şehit verildikten 2 gün sonra Avrupa Adalet Divanı neden böyle bir açıklama yaptı?" sorusu üzerine Demirtaş, sorunu terör sorunu olarak tanımlamamanın şiddeti onaylamak anlamına gelmeyeceğini ifade etti.

Demirtaş, şöyle konuştu:

"Biz silahlı yöntemlere karşı olduğumuzu her vesileyle ilan ettik. Sorunu terör sorunu olarak tanımlamak çözümsüzlüğü getiriyor. Adalet Divanı'nın kararı, Türkiye'de şiddet ortamının onaylandığı veya devam etmesi gerektiği şeklinde algılanmamalıdır. Biz konuya metanetle yaklaşırsak, sorunun çok boyutlu olduğunu görürsek şiddet sorununu çözmek daha kolay olur. Biz, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Kürtler olarak kendi sorunumuzun kendi ülkemizde çözülmesini istiyoruz. Biz, yaşadığımız sorundan dolayı bizim ülkemize baskı yapılmasını da doğru bulmuyoruz."

Demirtaş, "Bu kararla Türkiye PKK ile masaya oturmalıdır mesajı mı veriliyor?" sorusuna, "Ben karardan böyle bir yorum çıkarmadım" karşılığını verdi.

Başbakan Erdoğan'ın DTP'ye yönelik 'önce PKK'nın terör örgütü olduğunu kabul etsin' ifadesinin hatırlatılması üzerine Demirtaş, bu sorunun muhatabının Başbakan'ın kendisi olduğunu söyledi.

Meclis'te grubu bulunan bir parti olarak diyalogdan yana olduklarını ifade eden Demirtaş, Başbakan'ın bu karar için ne diyeceğini merak ettiğini söyledi. "Avrupalı, Amerikalı terör örgütü olarak görüyor, DTP bunu söylemiyor" argümanının Başbakan'ın çok kullandığı bir argüman olduğunu kaydeden Demirtaş, Başbakan'ın bu karardan sonra nasıl bir tavır takınacağını bilemediklerini söyledi.

Demirtaş, "Bu karar bize ancak kendi içimize dönme fırsatı ve zemini sunarsa bu karardan dolayı ülke olarak çok da zarar görmeyiz" diye konuştu.

Demirtaş, "Yeni temaslarınız sözkonusu olacak mı?" sorusuna, "Biz her zaman parti olarak diyaloğa açık olduk. Bu ülkenin Başbakanı hepimizin Başbakanıdır. Her zaman diyalogda fayda vardır. Gönül ister ki Başbakan, uluslararası kamuoyunun baskısıyla değil kendi halkının ve vicdanının sesini dinleyerek adım atmayı ve bundan sonraki reform sürecini başlatmayı başarabilsin. Biz, Başbakan dahil bu konunun kendi içimizde çözülmesinde büyük bir fayda görüyoruz" karşılığını verdi.