YÖK Başkanı Özcan'dan samimi açıklamalar

YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan YÖK Genel Kurulu Toplantısı'na yemek arası verilmesinin ardından gazetecilerle birlikte 30 dakikalık bir yürüyüş yaptı. YÖK binasının karşısında bulunan göle gazetecilerle birlikte giden Özcan, yürüyüş sırasında önemli açıklamalarda bulundu.

Son günlerde maaşının 15 bin YTL'ye çıkarılacağı yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine Özcan, "Çok cahilce bir yaklaşım. Her devlet memuru bilir ki, hiç kimsenin maaşı devlette en üst düzeyde çalışan bürokratın maaşının 2 katından fazla olamaz. Adamın net maaşı 4 bin 875 YTL. Gitse gitse 9 bin 600 olur, üstelik benim maaşımı arttırmadılar. Maaş artırma, denetleme kurulu ve yürütme kurulu üyelerimiz için yapıldı. Ama onlarınkini artırırken, onlar benden üstün maaş alamazlar. Benimkine de mecburen yukarı çektiler. Ama siz bunu bilmiyorsunuz. Biz maaş talebinde bulunmadık" diye konuştu.

Özcan, bir gazetecinin "Maliye Bakanı'yla görüşmenizde bunu gündeme getirdiniz mi?" sorusu üzerine, "Hiç alakası yok; hayır kızım. Hiçbir şey önermedim. Maaşımla ilgili öyle bir şey konuşur muyum ben? Ben buraya para için gelmedim ki, özel sektörde daha çok para kazanıyordum" dedi.

Yürütme kurulunda yaşanan istifaların hatırlatılması üzerine Başkan Özcan, "Toplantı yeter sayısı 6'dır. Yürütme kurulunda 7 kişi var rahatlıkla toplanabilir ve işini yapabilir" dedi.

Başörtüsü tartışmalarının hatırlatılması üzerine ise Özcan, bu konuda hiçbir şey söylemeyeceğini belirtti.

Özcan, maaşı konusundaki ısrarlı ve esprili sorular üzerine de, "Üniversitedeyken YÖK Başkanlığı'ndan daha fazla maaş alıyordum. Araştırma yapıyordum ve maaşım buradan daha fazlaydı" diye konuştu. Şu an maaşının ne kadar olduğunun sorulması üzerine Özcan, "Zamla birlikte 6 bin 600 olacak" dedi. Kendisine tahsis edilen zırhlı makam aracından memnun olup olmadığının sorulması üzerine Özcan, "Çok memnunum" diye cevap verdi.

Maaş artışı yönünde haberler çıktıktan sonra yaşadığı olayları da anlatan Özcan, "Bütün borçlu olanlar geliyor. 'Sen maaşı iyi artırırmışsın, biraz da biz bundan yararlanalım' diyorlar. Üstelik artış da yok. O kadar param yok. Bu arkadaşlardan para toplayalım, başka çare yok" dedi.

Eski öğrencilerinin YÖK Başkanlığı'na geldikten sonra kendisini arayıp aramadığının sorulması üzerine Özcan, "Arıyorlar; sık sık geliyorlar buraya. Bir tane kızcağız eleştirdi. 'Hocam ben sizden böyle işler beklemezdim, siz benim tanıdığım hoca değilsiniz artık' dedi.Onun dışında herkesle aynı ilişkiler. O da mail atmıştı zaten (eleştiren kız). Kızcağız neye kızdı bilmiyorum; birtane çıktı yüzlercesinin arasından. Herhalde kendisi değişti biraz" dedi. Özcan, okulu çok özlediğini ve derslere girmek istediğini dile getirdi.

YÖK Başkanı Özcan bu sırada gazeteciler ile birlikte göl kenarında bir hatıra fotoğrafı da çektirdi. Fotoğraf çekimi sırasında da YÖK Başkanı Özcan, gazetecilerle oldukta neşeli bir sohbet yaptı.

Özcan, "Herhalde bana deli derler; kendisi hakkında kötü şeyler yazan bir grup gazetecinin ortasında fotoğraf çektirdi diye. Kaçık bu herif derler herhalde. Bir daha geldiniz de doğru dürüst ayakkabılarla gelin" dedi.

Bir gazetecinin "Hakkınızda birçok olumsuz haber çıktı. İstifa etmeyi hiç düşündünüz mü?" sorusuna Özcan, "Hayır. Morali en yüksek adamım hayatında gördüğün. Sizin söylediğiniz hiçbir şey beni etkilemez. Hiçbir şey; bunu hiç unutmayın ona göre yazın. Önümüzdeki 4 yıla da ümitle bakıyorum. Bir gün siz de değişeceksiniz, doğruları yazacaksınız. Iyi işler yapacağız, alkışlayacaksınız" diye cevapladı.

Vakıf üniversiteleri ayağını denk alsın

Şimdiye kadar yapılan çalışmalarla birlikte bir yol haritası çıkarıp çıkarmadığı yönündeki soruya ise Özcan, "Çıktı tabi kızım. Kızım, bizim en önemli işimiz, dışarda bekleyen 1.2 milyon çocuğa yer bulmak üniversitede. Onlara üniversite eğitiminden mahrum etmemek. Bunun için bu sene kontenjanları artırmaya karar verdik. Vakıf üniversitelerinin açılmalarını destekliyoruz. Bizden önceki dönemde tam tersi yapılmıştı. Onlar vakıf üniversitelerine ne kadar ters davrandılarsa, biz de onları o kadar kucaklıyoruz. Çünkü kapasite yaratıyorlar. Bu kadar çocuğa nerden kontenjan bulalım?" dedi.

Vakıf üniversitelerinin kapasitelerini dolduramadığının hatırlatılması üzerine, "Onlar da ayağını denk alsınlar. Fiyatlarını ona göre ayarlasınlar. Kıbrıs'ta da dolmuyor biliyorsunuz. hayat pahalılaştı. Okul ücretleri de biraz yukarıda. Dolar azdı. Geçen sene iyi bir durum vardı. Bu sene dolar da galiba yukarıya gidecek. Ama biz bunu yapacağız. Çıtayı yükselteceğiz. Üniversiteye alınacak araştırma görevleri için kesinlikle merkezi seçme ve yerleştirme gibi bir sistem düşünüyoruz. Torpil olmasın, kayırma olmasın" ifadelerini kullandı.

ÜAK Başkanı'nın kendisini Avrupa Birliği'ne şikayet ettiğinin hatırlatılması üzerine Özcan, "Önemli değil. TUS imtihanı konmadan da böyle şeyler olmuştu. Tıpçılar anlatıyorlar şimdi" dedi.

Öğretim üyelerinin maaşları 2009'da artacak

Başkan Özcan, öğretim üyelerinin maaşlarının azlığından yakınmalarının hatılatılması ve bu konuda YÖK'ün bir çalışmasının olup olmadığının sorulması üzerine, "2009'da inşallah. 2008'de bütçeye konmamıştı. Sene ortasına da bütçeye koyduramayız. Bu sene koydurup bir dahaki sene olmasınialım, başka çare yok" dedi.ı sağlayacağız, başbakan da söz verdi zaten" dedi.

Öğretim üye sayısının yeterli olup olmadığı yönündeki bir soruya ise Özcan, "Kadro sıkıntısı falan yok. Bence yeterli öğretim üyesi. Öğretim üyesinin dağılımı yanlış. Hocaların yüzde 60-70'i üç büyük şehirde, bu tarafta. Yüzde 30'da Anadolu'da oluyor. Bir sürü hocamız var. Dengeyi sağlamak konusunda kanun taslağında birazcık rotasyon değil de isteğe bağlı olarak yer değiştirmeyi caiz hale getirmeyi istiyoruz. Hayır; ücret değil. 'Doçentlik için 5 yıl diyorsa, Anadolu'ya gidersen 3-4 yıl bekleyeceksin', bunun gibi birşey getireceğiz. Kurulda kabul edilirse meclisten geçer" diye konuştu.

Başkan Özcan, gazetecilerin kendisinin başkanlık performasını nasıl bulduğunu sorması üzerine, sağlık alanında yaptıkları çalışmalardan dolayı çok memnun olduklarını söyledi. Özcan, "YÖK çalışalı doğru dürüst 3 hafta oluyor. Cumhurbaşkanı adayları yollayınca genel kurulda çalışmaya başladık. Daha yeni komisyonu kurduk. Daha yeni yeni çalışıyoruz. Aslında 2 haftadır tam hızla gidiyoruz diyebilirim. Daha yeni 250-300 tane denklik belgesi imzaladım. Evvelden tek tük gelirdi. Bir sürü beklemiş meseleyi halettik. Ama en önemlisi salğlık. Sağlık konusunda yapıyoruz. Birincisi bu üniversite hastanelerinden kesilen yüzde 15 hazine payı vardı. Hazine payı yüzde 5'e çekildi. Bu üniversite hastaneleri için korkunç bir katkıdır. Onların işini çok kolaşlaştıracak. Hiç toplanmayan bir tıp komisyonu vardı. O komisyonun toplanması için gerekli yönetmelik değişikliği yapıldı" dedi.

YÖK Başkanı Özcan, Celal Şengör ile ilgili soruşturmanın hatırlatılması üzerine şunları söyledi:

"Ee açtık tabi. Hem biz açtık, hem de kendi üniversitesi açtı. Çünkü bir şirkette yönetim kurulu üyesi olarak çalışıyormuş, bu yasak. Öğretim üyeliğinden çıkarılma nedenidir. Yoksa ona karşı birşeyimiz yok ki bizim."

Şengör'ün YÖK Başkanı Özcan hakkında 'Asistanım bile olamaz' sözlerinin hatırlatılması üzerine Özcan, "Kendi fikri. Kimin ne yaptığını ve ne olduğunu herkes biliyor. Alemde kırk kişiyiz birbirimizi biliriz" dedi.

Başbakandan yada başka birinden tavsiye almadım

Özcan, konuşmaması yönünde Başbakan Erdoğan'dan ya da hükümetin diğer yetkililerinden bir talimat alıp almadığının sorulması üzerine, "Bugüne kadar bana gelen bir tavsiye olmadı. Bu konuda ve hiçbir konuda tavsiye olmadı" dedi.

YÖK Başkanı Özcan, göreve geldiğinde kendi ekibini kuracağını söylediğinin hatırlatması üzerine, "Ekibim yüzde 70 kuruldu. Çok iyi danışmanlarım var. Öyle bir niyetim yok ama. Mesela şimdi birkaç arkadaşım var ODTÜ'den, onlarla konuşuyorum" dedi.