Tahta!

Mersin İdman Yurdu’nda yaklaşık 3 sezondur gündem “tahta”. Tahta nedir ? ne işe yarar ? bunu bilen çok fazla kişi yok. Konu Mersin İdman Yurdu olunca akla gelen bir şey bu. Aslında bu bizim bildiğimiz tebeşir ile yazılan “tahta” ya benzemiyor. Ama gelen giden “tahta” ya bakıp bakıp gidiyor.

Aslında o tahtanın yeniden tebeşir tutması için yapılması gerekenler var. Hadi diyelim Ocak ayında bu olayı çözdün.

Ya sonrası?

İşte orada sıkıntı büyük. Sen istersen “Ronaldo” yu transfer et yine hiç birşey yapamazsın. Çünkü FİFA gözünün yaşına bakmaz. Sen içeriyi hallettin ama ben bu işe izin vermem deyip "Tahtalı köye muhtar olarak" -34 puanla seni bir alt lige gönderir.

Bundan sonraki aşamada ise hem yaptığın transferlerin ücretleri, hemde FİFA borçları ile ortada kalırsın. O zaman da kimse kulübü kurtaramaz. O nedenle öncelik FİFA borçları olmalı. Başkan Hamit İzol ve Yönetimi bu borçlara odaklanmalı.

Çözüme kavuşturulması gereken ilk dosyalar yabancı oyuncular. Yönetim bu işi çözerse o zaman transfer yapsın diyebiliriz. Ama şu aşamada transferi açıp oyuncu almak akıl işi değil. Düzenli, dikkatli bir şekilde ilerlemek lazım.

Sevgili Başkanım Hamit İzol’la geçtiğimiz yıllarda da çalışma şansım oldu. Tuttuğunu koparan, Mersin İdman Yurdu konusunda kimseye taviz vermeyen bir yapıya sahip. Herkesin hakkını verir. Ama fazlasını isteyene kesinlikle taviz vermez. İşi çok zor. Ama bu yükün altından kalkacak güce de sahip.

Hamit İzol ve Yönetimi çok zor dönemde görev aldı. Ateşten gömleği sırtlarına giydiler. Bu zorlu süreçte kendilerine başarılar diliyorum. Umarım bu kent bu birlikteliği sürdürür ve Mersin İdman Yurdu yeniden o güzel günlerine geri döner.