MİY’İ Sahipsiz bırakmayız

Mersin İdmanyurdu’na geçtiğimiz dönemlerde emeği olan eski başkanlar Ali Kahramanlı ve Hüseyin Çalışkan kulübün geleceği ile ilgili güç birliği yaparak kentin dinamiklerine ve kamuoyuna kentin takımı olan Mersin İdmanyurdu için ‘kurtuluş’ çağrısında bulundu. Takımın bugün itibari ile hem sportif hem de yönetimsel olarak dibe vurmuş olduğu gerçeği ile geçmişe sünger çeken eski başkanlar, kent dinamiklerine çağrıda bulunarak, kırmızı lacivertlilerin yaşadığı tramvaya dikkat çekti ve Mersin İdmanyurdu’nun sahipsiz olmadığını birkez daha vurguladı.

TAŞIN ALTINA HERKES ELİNİ KOYSUN BEN VARIM
Başkanlığı döneminde kulübün 29 yıl aradan sonra süperlig hasretine son veren Ali Kahramanlı, bugün yaşanan kurtuluşu reçetesini topyekün bir eylem mücadelesi ile mümkün olacağına dikkat çekerek, “Ben geçtiğimiz dönemde hem maddi olarak hem de manevi olarak bu takıma herşeyimi verdim. Bu takımı Süperlige çıkardım. Düştüğü vakit bırakmadım ve tekrar Süperlig’e yükselttim. Ancak geldiğimiz noktada malesef kulüp ile ilgili kaygılarım var. Bu kaygılarımı ben şahsi olarak yaşamamla beraber kentin dinamikleri taşın altına elini koymadığını görüyorum ve üzülüyorum. Eğer bu takım düzlüğe çıkacaksa bu birkaç kişi ile olmaz. Kentin ileri gelenleri olmak üzere sorumluluk alan herkesin taşın altına elini koyması gerekmekter. Ben bu kulüpte başkanlık yapmış biriyim ve taşın altına elimi koymaya dün olduğu gibi bugünde hazırım. Yeter ki takımın menfaatine uygun şartlar oluşsun. Bu takım sahipsiz asla kalmaz” dedi.

SAHİPSİZ BIRAKMAYIZ
Eski başkanlardan Hüseyin Çalışkan ise kentin asırlık çınarı olan Mersin İdmanyurdu’nun bugün yaşadığı hem sportif hem de yönetimsel anlamda dibe vurmuşmuşluğunu asla haketmediğini söyleyerek, “Ben bu kente olan sorumluluğum neticesinde bana verilen görevi her şartlarda en iyi şekilde yapmaya çalıştım. En kötü gününde gel bu takımın başına geç denildi ve bu görevi aldım. Takımın 1 lirasını bile çöpe atmadım. Kulübün en zor zamanında taşın altına elimi koyarak bana verilen görevi en zor şartlarda en iyi şekilde yerine getirdiğime inanıyorum. Hiçbir zaman da hem kent hem de kentin takımı olan Mersin İdmanyurdu ile ile ilgili bir görev verildiğinde kaçmadım. Kaçmamda. Ancak bugün geldiğimiz noktada ben ve benim gibi emek verenlerin alın teri olan kulübümüzle ilgili ciddi kaygılar yaşıyorum. Eğer sorumluluk adına ciddi bir kamuoyu oluşturulduğu takdirde ben bu kulübü asla sahipsiz bırakmam. Gerekeni de yaparım” ifadelerini kullandı.