Geç bunları..

Sezon öncesinde Hakan Kutlu ile bir röportaj yapmıştım.Hoca kısa ve öz olarak "Geçmişte yaşanan sıkıntıların tekrarlanmayacağı taahhüt edildi.Takımın hedefi şampiyonluk olarak belirlendiği için de burada kaldım." demişti..

Herşey rayında giderken bir Denizlispor maçı sonrası takke düştü kel göründü..Zamanında "Mersin İdmanyurdu'nun adının geçtiği her yerde insanlar önünü saygıyla ilikleyecekler."diyerek camiaya umut dağıtan başkan ve yönetimi, bir kez daha sınıfta kaldı.Bizlerin bile bilmediği futbolcu ve teknik heyet alacakları gündeme geldi..Personel eylem yaptı; Tedaş tarihi Tevfik Sırrı Gür Stadı'nın elektriğini Hakan Kutlu'nun basın toplantısının olduğu gün ( zamanlamaya dikkat ) kesti; camiada şok etkisi yaşandı.

Çok büyük camialar bile böyle sıkıntılı günler yaşayabilir.Bunda hemfikiriz.Fakat Ali Kahramanlı bu kulübe dün seçilmedi..Bu sorunları ilk kez bugün yaşamadı..Bu sorunlar başkanlığa geldiği ilk günden bugüne hep vardı..Var olmaya devam edeceğinin sinyalleri de her sezon başı "Kimse destek vermiyor." şeklindeki açıklamalar ile veriliyordu.

4 Şubat 2012'de yapılan son kongre ile yeniden başkanlığa seçilen Ali Kahramanlı, "Fenerbahçe yönetimi kadar güçlü bir yönetimimiz var." dediğinde aslında doğru söylüyordu.Güç vardı ama doğru yapılanma yoktu.Samimiyet yoktu..Mersin İdmanyurdu'nun Süper Lig'deki II. sezonunda kulübün adı yine futbolcu boykotları ile,tek taraflı sözleşme fesihleri ile anıldı.Kulübün ülke çapında irtibarı her geçen gün zedelenirken, 2013 Mayıs'ında Zafer Çağlayan güçlü bir yönetim kurulması ve kongre kararı alınması yönünde talimat verdi..Geçmişte o kadar çok skandala imza atıldı ki, şehrin güçlü isimleri bu defa koca bakanın bile sözüne itibar etmeyerek Ali Kahramanlı'nın yanında olmadı.Bunların hepsi zincirleme olaylar..Arşivlerde duruyor.Merak eden açıp okuyabilir.

Balıkesirspor deplasmanına başkan dahil bir tane bile yönetici gitmedi..Ankaraspor maçının olduğu gün, yöneticilerden bazıları başkana "Biz mi seni yalnız bıraktık, sen mi bu yolu kendin seçtin ?" diyerekten sert çıkışlarda bulundu..

Kurumsallaşma, tesisleşme ve büyük yönetim masalları ile gele gele gelinen nokta, takımın dağılmaması için futbolculara ödemelerin son gün son dk.'ya bırakılarak zor şartlar altında yapılması oldu.Bugün eğer saat 16:00'ı gösterdiğinde ödemeler yapılmasaydı, takımın 5 6 önemli oyuncusu sözleşmesini tek taraflı feshederek kendi yollarını çizeceklerdi..

Mersin İdmanyurdu yönetimi, kulübün belki de tarihi boyunca hiç yaşamadığı kadar büyük bir sıkıntıyı atlatması acaba onları alkışlamamızı mı gerektirir ? Tabi ki hayır..Bu sorunların yaşanacağı gün gibi ortadayken önlemini daha önceden almayan Ali Kahramanlı'nın doğru planlamalar yapması ve yaklaşan kongre öncesi kulübe katkı sunabilecek tüm iş adamları ile birebir görüşmeler yapması gerekiyor.Kimse oturduğun yerden telefonla ajans muhabirlerine yaptığın açıklamaları kaile alıp da "Mersin İ.Y. zor durumdaymış.Hadi destek olalım." demez..Nasıl Mahmut Arslan ikna edildiyse, diğerleri ile de görüşmelere hız vereceksin. Gerekirse eski yol arkadaşların Serttaş ile, Altındere ile, H.Çalışkan ile , hatta hatta senede 350 Milyon TL kazanan MIP'nin sahibi aynı zamanda 70 vilayette şirketi bulunan Hamdi Akın ile de görüşeceksin..Ağlamayı,gururu bir kenara itme vakti çoktan geldi.Gurur yalnızca acı verir.Başka bir şeye yaramaz..

Ben yazımın içeriğinde sürekli "kongre hazırlığında olan" dedim.Mersin İdmanyurdu kongresi saatler sonra sabah 11:00'da Kongre Sarayı'nda gerçekleştirilecek fakat çoğunluğun sağlanamamasını ve 1 hafta ileriye atılmasını beklediğim için bu kelimeyi telaffuz ettim.

Yeni yıla girdiğimiz şu günlerde Mersin İdmanyurdu ya hedeflerinden yine uzaklaşacak, ya da hedeflerine tam anlamıyla ulaşacak..
Belki de hedef diye bir şeyi de kalmayabilir.
Kim bilir ?..