Cengiz'in kalbi Türkiye için atıyor

Spor Toto Süper Lig takımlarından Mersin İdman Yurdu formasını giyen Cengiz Biçer, bir yandan Türk futbolunun başarısı için çalışıyor, diğer yandan da Liechtenstein formasıyla başarıdan başarıya koşuyor. Futbola İsviçre liglerinde mücadele eden bir Liechtenstein takımı olan USV Eschen/Mauren'de başlayan Cengiz Biçer, 2007-2008 sezonunda bu takım ile profesyonel imza attıktan bir sezon sonra o dönem TFF 1. Lig’de mücadele eden Samsunspor’a transfer oldu. Samsun temsilcisinde pek forma şansı bulamasa da oynadığı maçlardaki kritik kurtarışları ve futbol zekasıyla öne çıkan Biçer, 2010 yılında takımın başında olan Yüksel Yeşilova’nın ısrarı sonucu Mersin İdman Yurdu’na transfer oldu. İki sezondan bu yana da Kırmızı Şeytanlarda forma giyen Cengiz Biçer, 29 yıl aradan sonra Süper Lig’e yükselen şampiyon kadroda yer aldı. Bu sezon Spor Toto Süper Lig’in son iki haftasında kaleyi koruyan Biçer, yerinde hamleleri ve kurtarışlarıyla öne çıkmayı başardı.

“ŞANSSIZ BİR DÖNEM GEÇİRMESEYDİK ÇOK FARKLI YERDE OLURDUK”

İHA muhabirinin sorularını yanıtlayan Cengiz Biçer, 2011-2012 sezonunun bir değerlendirmesini yaparak, çarpıcı açıklamalarda bulundu. 29 yıl aradan sonra ‘Süper Lig’e çıkmış bir takım için ilk yılın her zaman çok önemli olduğunu, hem ligi tanımanın, hem de ligde tutunabilme açısından bu sürecin hayati önem taşıdığının altını çizdi. Biçer, “Biz takım olarak bu konuda hiçbir zorluk çekmedik. Teknik direktörümüz Nurullah Sağlam, bu zorluğu bize hiç hissettirmedi. Düşme korkusu gibi bir durum bizim için asla söz konusu olmadı. Sakatlıklardan yana şanssız bir dönem geçirmeseydik bugün ligde çok daha farklı yerlere gelebilirdik. Takım olarak buna yürekten inanmıştık ama olmadı. Bir takım şanssızlıklar peşimizi bırakmadı” dedi.

“HİÇBİR ZAMAN UMUTSUZLUĞA DÜŞMEDİM AKSİNE ÇOK ÇALIŞTIM”

Önce Hakan Arıkan, sonra İbrahim Sehic gibi isimlerin kadroya dahil edilmesiyle birlikte bir anda üçüncü kaleci konumuna düştüğünü, ancak hiçbir zaman umudunu kaybetmediğini anlatan Biçer, “Hocam ile yapmış olduğumuz görüşmelerde bana güvendiğini her fırsatta dile getirdi. Ben de fırsat tanındığında hocamın yüzünü kara çıkartmak istemediğim için her zaman görev verilecekmiş gibi kendimi hazır tuttum. Eninde sonunda o fırsatı yakalayacağımı biliyordum ve bunu en iyi şekilde değerlendirmeliydim. Bu yüzden de çok çalıştım. Geride bıraktığımız sezonda çok iyi bir tecrübe edindiğimi düşünüyorum. Hocamın bana güvendiğini bilmek çok güzel. Umarım yeni sezonda da aynı şekilde devam eder ve bana verilen görevi en iyi şekilde yerine getirerek, Mersin İdman Yurdu’nda başarılı ve kalıcı olurum” ifadesini kullandı.

“TEKLİFLER ALIYORUM AMA ÖNCELİK MERSİN İDMAN YURDU”

Mersin’in çok güzel bir kent olduğunu ve burada kendisini çok mutlu hissettiğini anlatan Cengiz Biçer, futbolu seven bir taraftar topluluğunun desteğini alıp, çok iyi bir arkadaş ortamı içinde yer almanın kendisini mutlu ettiğini dile getirdi. Teknik heyet ve futbolcuların adeta bir aile olduğunu, gerek TFF 1. Lig’de gerekse de Süper Lig’de elde edilen başarının temelinde de bu aile olgusunun yattığı yorumunda bulunan Biçer, takım içindeki arkadaşlık ve güven ortamının belirleyici olduğunu, herkesin de buna çok dikkat ettiğini ve geliştirmeye çalıştığını anlattı. Mersin İdman Yurdu ile 2015 yılına kadar sözleşmesi olduğunu, menajerleri aracılığıyla yurt içi ve yurt dışından kendisine yapılan transfer teklifleri olduğunu, ancak şu anda Mersin’in başarısından başka bir şey düşünmediğinin altını çizen Biçer, kendine güvendiğini ve şansın bir gün yüzüne güleceğini, o zaman da hem Mersin’e, hem de Türk futboluna önemli katkı ve hizmetlerde bulunacağına inandığını söyledi.

“MİLLİ FORMAYLA İSPANYA DEPLASMANINA GİTMEK GÜZEL BİR TECRÜBE”

2007 yılında Liechtenstein 21 yaş altı milli takımı formasını giymeye başladığını anlatan Biçer, 8 Ağustos 2007'de Avrupa Şampiyonası eleme maçında Türkiye Ümit Milli Futbol Takımı karşısında kaleyi koruduğunu hatırlattı. 11 Ağustos 2010'da ilk kez Liechtenstein Milli Futbol Takımı kalesini devraldığını ve İzlanda ile oynanan hazırlık maçında 90 dakika forma giydiğine dikkat çeken Biçer, o maçın da 1-1’lik eşitlikle sona erdiği bilgisini verdi. En son 8 Ekim 2011'de İskoçya ile oynanan EURO 2012 eleme maçına çağrılmasına rağmen, forma şansı bulamadığını ve halen Liechtenstein A Milli Takımı kadrosunda yer aldığını dile getirdi. Tıpkı Mersin İdman Yurdu’nda olduğu gibi milli takımda da verilen fırsatları en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştığını vurgulayan Biçer, “Benim için özel maçlar ve özellikle de İspanya deplasmanı çok güzel bir tecrübeydi. Litvanya’yı deplasmanda yendiğimiz maçı ise hala unutamıyorum” diye konuştu.