Toros Üniversitesi'nde ''Akdeniz Oyunları'' konulu panel

Özel Toros Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Özer, Mersin’de her kesimin 2013 Akdeniz Oyunları’ndan söz ettiğini belirterek “2013 Akdeniz Oyunları’nın kentimizde yapılması, kentleşme ve yerel yönetimler açısından çok önemlidir. Burada asıl sorulması gereken soru ise şu: Bu konuda hazır mıyız ya da ne kadar hazırız? Bundan sonra neler yaparak hazırlanmalıyız? Bunları konuşmak zorundayız” dedi.
Akdeniz Oyunları Genel Koordinatörü Taha Aksoy, Akdeniz Oyunları’na 24 ülkenin katılacağını, 30 branşın yanı sıra 2 engelli branşın yer alacağını ve 4 binin üzerinde sporcu beklediklerini söyledi. Bu tür spor organizasyonlarının kentlerde birleşmeyi sağladığının altını çizen Aksoy, “Kentin estetik görüntüsü konusunda yerel yönetimler umarım bundan bir görev çıkarırlar” diye konuştu. Oyunlar için Mersin’deki güvenlik konusunu da gözden geçirdiklerini belirten Aksoy, özellikle yangın güvenliği konusuna önem verdiklerini söyledi.

‘Kent kimliğini hızla kaybetmektedir’
Prof. Dr. Ruşen Keleş ise Akdeniz Oyunları’nın sadece sportif olarak değil ekonomik olarak da Mersin’e katkısının gözardı edilmemesi gerektiğinin altını çizdi. Keleş, Türkiye’de 2012‘de kentleşme oranının yüzde 80’ lere geldiğini belirterek, günümüzde kentleşmede mali araçların kullanılmasının çok önemli bir unsur olduğunu belirtti. Mersin ile ilgili olarak,“Kentin yüksek yapılara ihtiyacı var mı ?” sorusunun sorulması gerektiğinin altını çizen Keleş, “Kent kimliğini hızla kaybetmektedir. Verimli toprakların hoyratça kullandığını söyleyebiliriz. Bu toprakların kaybedilmemesi için çaba sarf edilmeli ve sürdürülebilirliğin sağlanması gerekir” dedi.

Prof. Dr. Cevat Geray da konuşmasında planlı bir kentleşme politikası uygulanamamasından dolayı kentlerin yaşanmaz duruma geldiğini, kentlerin rantçılara yenik düştüğünü ve toprak üzerindeki rantın son yıllarda arttırdığını söyledi. Geray, “Dengeli bir kentleşme politikası güdülmeyince kentler bugünkü halini almıştır. Yüksek konutlar, Alışveriş merkezleri ve siteler yapılarak kentleşmenin sağlıklı olacağını düşünmek çok yanlış. Tam aksine kent dokusunu bozuyor. Bu durum aynı zamanda gelen göçün uyum sağlamasına imkan vermemiştir. Yurt dışından kent, ev ve arsa politikaları getirilip uygulanmalıydı. Görülen o ki ranta dayalı projeler sürdürülmektedir”şeklinde konuştu. Geray Kentsel dönüşümde mutlaka halka sorulması ve onayının alınarak hareket edilmesi gerektiğini vurguladı, TOKİ’nin uygulamalarını eleştirdi.

Yazar Feridun Andaç da yazarlar için mekanın çok önemli olduğunu ifade etti. Andaç, “Bir kent yazarların yaratıcılığının ivmesidir. Kentler modernleşme, çağdaşlaşma yeridir” dedi.