Aslan; "Sızıntıdan ders almalıyız"

Mersin Gazeteciler Cemiyeti (MGC) Basın Merkezi'nde düzenlenen toplantıda konuşan NKP Sözcüsü Sabahat Aslan, Japonya'da yaşanan deprem ve tsunami felaketinin en son teknolojinin kullanıldığı nükleer santraller dahil hepsinin güvensiz, insan ve doğa yaşamını tehdit eden kirli teknolojiler olduğunu bir kez daha kanıtladığını söyledi. Aslan, Japonya'daki nükleer santrallerdeki tehdidin ciddi boyutlara ulaştığına dikkat çekerek, buradaki radyasyon sızıntıları ve radyoaktif kirlenme nedeniyle nükleer santrallere yakın 200 bin kişi yerleşim bölgelerinden tahliye edilirken, ülke tarihinde ilk defa 'nükleer acil durum' ilan edildiğini hatırlattı. Nükleer santrallerde en son teknolojiyi kullanan Japonya'nın bile doğa felaketleri karşısında çaresiz kaldığını belirten Aslan, "Nükleer santrallerin dünyada 50 yıldır kullanılmasına rağmen bu santrallerden ve nükleer atıklardan yayılan radyasyonun etkilerini yok edecek bir metot bulunamamıştır. Nükleer santrallerde meydana gelen sızıntıların ve kazaların sonucunda yayılan radyasyonun Çernobil kazasında ve en son Japonya'da olduğu gibi can kaybı ve geniş bir çevrenin etkilenmesi söz konusudur. Doğada milyonlarca yıl yok edilemeyen ve sürekli radyasyon yayan nükleer santrallerin atıkları için dünyada hala sürekli depolama alanları kurulamamaktadır" dedi.

Nükleer santrallerin bakım ve güvenlik maliyetlerinin kuruluş maliyetlerini aştığını dile getiren Aslan, bunun yanında nükleer enerjinin en pahalı, yatık ve teknoloji olarak dışa bağımlı olmasının yanında ekolojik dengeyi bozduğunu, üretim güvenirliği, kaza ve risk açısından da en tehlikeli enerji üretim teknolojisi olduğunun bilimsel olarak da kabul edildiğini söyledi. Türkiye'nin deprem kuşağında olduğunu vurgulayan Aslan, şiddetli ve yerleşim bölgelerini yerle bir eden deprem ve tsunamilerin meydana geldiğinin bilimsel kanıtlarını da tarihin yazdığını belirtti.

Sabahat Aslan, Mersin'in Gülnar ilçesine bağlı Büyükeceli beldesine yapımı gündemde olan Akkuyu Nükleer Santrali için seçilen alanın hareketli Ecemiş Fay Hattı'na yakın olduğunu ifade ederek, buraya yapılacak nükleer santralin taşıyacağı riskler açısından Türkiye ve dünya için ileride büyük bir felaket kaynağı olabileceği uyarısında bulundu. Japonya'daki nükleer tehdidin Çernobil faciasında olduğu gibi Türkiye'de nükleer lobilere yakın olan medya tarafından gizlendiğini öne süren Aslan, dünya ülkelerinin nükleer programlarını yeniden gözden geçirdiğine, İsviçre'nin ise nükleer programını askıya aldığına dikkat çekti.

Japonya'da yaşanan nükleer felaketten ders alınması gerektiğini belirten Aslan, "Ülkemiz için bir teknik zorunluluk olmayan nükleer santral projeleri derhal iptal edilmesi, yerli ve yenilebilir enerji kaynaklarına yatırım yapılmasını, enerjinin etkin ve verimli kullanılması yönünde kararlar alınmasını ve uygulanmasını talep ediyoruz. Mücadelemiz, bundan sonraki süreçte de etkin bir şekilde devam edecek. Herkesi mücadelemize destek vermeye çağırıyoruz" diye konuştu.