İlk yarı deplasmanda olabilir

Her yıl futbolculara milyonlar harcayan yöneticiler o oyuncuların sahaya çıkıp hünerlerini gösterecekleri zeminlere 250 bin lira harcamayı akıl edemiyorlar.
Bunun sonucunda birçok oyuncu ki burası önemli ‘darbeye dayalı değil’ , ‘adale sertleşmesi veya saha içindeki çukurlardan dolayı’ sakatlaıyor.
250 bin liradan kaçanlar 2 katını verdikleri oyuncularından oluyorlar.
Geçen yıl benzeri sorun yaşanmış. Stat zeminini yapmak isteyen Spor İl Müdürlüğü, teklifi Mersin İdman Yurdu kulübüne iletmiş. Buradaki tek sorun ilk 4 maçın başka sahada oynayacak olmasıydı.
Bunun sonunda halı gibi zemini olan bir stada kavuşulacaktı.
Kulüpten gelen cevap, lig sonunda bakıldığında çok ilginç. O cevap şöyle: ‘Biz bu yıl şampiyonluğa onuyoruz . 4 maçımızı başka statta oynamak bize zarar verir.’ Ve zemini yaptırmak başka bahara kalmış.
Acı olan ise Birol, Sami ve Veysel o sahada sakatlandı. Veysel tam kayamadığı için rakibin altında kaldı ayağı kırıldı. Bir çok futbolcu ise adale sertleşmesinden dolaylı birkaç hafta oynayamadı.
Durum bu kadar ciddiyken bunlardan ders almayan yönetim benzeri hatayı yapmak üzere. Sezonun son maçı Ankara'daydı. 19 Mayıs etkinliklerini de başka bir stada almış olsalardı (Koray Aydın Stadı) en az 1 ay kazanacaklardı. Belki de bu sezon 1 maç rakip takımla anlaşarak ilk maçı onların sahasında oynayarak stat zeminin rahat şekilde yapılması için zaman kazanılabilirdi.
Bunu düşünmeyen yönetim veya bununla uğraşmayan yöneticiler, stat zemininde yada antrenman zeminlerinde sakatlanacak olan sporculardan direk sorumlu olacaktır.
Bu saatten sonra 19 Mayıs Bayramı’nın bitmesini bekleyecekler. Pazartesi gelecek uzmanların görüşü sonrasında belki de ilk yarıyı tüm maçlarını deplasmanda veya Tarsus'ta oynama olasılığı doğacak.
Durum saha zemini konusunda bu kadar ciddiyken birde bunlara yaklaşık 15 yeni futbolcu transferi ve büyük olasılıkla yeni bir teknik ekip ile uğraşılacak olması, üstelik kongrenin ne zaman yapılacağının bile belli olmaması Mersin İdman Yurdu'nu zor günlerin beklediğini gösteriyor.
Bakalım bu sıkıntılı dönemden bu yönetim nasıl çıkacak. Bazı şeyler ötelenecek mi zaman kazanmak adına, yoksa kıvrak zekalar ön plana çıkarak bu işlerin altından kalkabilecek mi?