Kulübe sınıfta kaldı

Bir bakıma taraftarı ve basını yönetimle barıştırdı.
Takım ise daha istekli top oynamaya başladı. Hal böyle olunca Ergün hoca herkesin güvenini kazandı, haklı olarak.
Ama bana göre Ordu maçının kaybedilmesinin tek sorumlusu Ergün hocadır.
Maç içindeki hamleleri, oyuncu değişiklikleri ve oyuna geç müdahale etmesi Mersin İdman Yurdu’nun en büyük rakiplerinden birine 3 puan vermesine neden oldu.
Takımın pozisyon üretemeden silik bir futbol sergilemesinin nedenleri ise açık. Ergün hoca, Ordu maçında hiçbir varlık gösteremeyen, tek bir hava topu bile alamayan, gözü sürekli yerde olan Tunç’a 90 dakika katlandı.
Maçın ilk dakikasında golü bulan ve geriye yaslanan Orduspor’un boş alan bırakmamasına rağmen son haftalarda 18 bile almadığı ve yalnızca boş alan bulduğunda etkili olan Sami’yi oyuna aldı.
‘Hoca ön liberodan birini çıkartarak forvet hattını ikiler’ diye düşünürken başka bir ön libero olan Ramazan’ı oyuna aldı.
70’inci dakikada risk alarak Mustafa’yı öne göndererek hava hakimiyetinden faydalanması gerekirken bu oyuncuyu 87. dakikaya kadar duran toplar dışında ileri çıkarmadı.
En önemlisi ise takıma her hafta çift idman yaptırarak, oyuncuların performansını olumsuz yönde etkiledi. Takımın yürümeye hali kalmıyor ve takım 70’lerde oyundan düşüyor.
Ergün hoca bu hatalarıyla, resmen kendi evinde mağlubiyete davetiye hazırlamış oldu.
Ergün hoca daha önceki maçlarda da gözlemlediğim kadarıyla bazen saha içi hamlelerde geç kalıyordu, ellerini bağlayarak maç izliyordu. Ergün hocanın yerine sürekli saha kenarına gelen Kemallettin hocanın bağırması ve uyarması dikkatimi çekti. Umarım bu hep böyle gitmez. Ergün hoca da tecrübelerini takıma yansıtmalı yerinde ve zamanında yapacağı değişikliklerle tehlikeli sulardan takımını uzaklaştırmalı.
Ergün hoca, futbolculardan herkesin elini taşın altına koymasını istiyor. Ama kendisinin de bunu yapması gerekiyor. Yoksa elini altına koymadığı taşın başına geleceğinin farkına varmalı.